YETİŞ: “YÜZYILIN TÜRKİYE’SİNİ BİRLİKTE YÖNETECEĞİZ”

 Yeni dönemde ortaya koyacakları en önemli ilkelerden birinin yönetimde birlik ilkesi olacağını ifade eden AK Parti Adıyaman Milletvekili Dr. M. Murtaza Yetiş, bu çerçevede hazırlık yaptıklarını belirtti.

Cumhuriyet tarihinde yapılmayan yatırımların son 13 yılda yapıldığını söyleyen Murtaza Yetiş şunları dile getirdi:

“Türkiye son on yıl içerisinde adete zaman tünelinden geçti. 80 yılda yapılamayanları son 13 yılda yaptık. Bu 13 yıllık birikintinin getirdiği çok önemli eşikteyiz. Hem vesayetlerden, vesayet zincirlerinden belirli oranda kurtulabilmiş, hem ekonomik seviyesiyle ortaya koyduğu dış politikasıyla, özgürleşme ve demokratikleşmeyle birlikte hele hele çözüm sürecini de başlatmış bir ülke olarak hakikaten Türkiye önemli bir eşiğin hemen kenarında duruyor. 2015 seçimlerini doğrusu şu anda içinde bulunduğumuz coğrafyanın yaşadığı bu acı dolu kaotik süreçten de Türkiye’nin liderliğinde kurtulması noktasında önemli bir dönem olarak değerlendiriyoruz.

Seçimlerin ardından Gezi olayları ve 17-25 Aralık olayları gibi önemli olayları çok şükür atlattık. Şayet AK Parti hükümeti yerine başka bir hükümet olsaydı, hatta bu hükümet olsa bilen sayın Recep Tayyip Erdoğan yerine başka bir lider olsaydı üstesinden gelinemeyecek darbe girişimleriydi bunlar. Bunların yaşandığı dört yıllık sürecin arkasından 2015-2019 yılları arasında inşallah seçimsiz ve istikrarlı bir dört yıl bekliyoruz. 2002 yılında AK Partinin iktidara gelmesiyle nasıl ki bir ülkemiz sıçrama yaşadıysa, 2015 seçimini de ülkemiz adına yeni bir sıçrama dönemi olarak öngörüyoruz. Bunu yakalama adına AK Parti seçim çalışmalarına başlamış durumda. Bütün kongrelerimizi hemen hemen tamamladık. Türkiye genelinde şu anda omurgasını oluşturmuş, yeni genel başkanıyla birlikte, illerle de tazelenmiş yeni başkanlar ve yönetimleriyle birlikte 2015 seçimlerine hazır bir vaziyetteyiz.

Türkiye’nin de yeni yüzyılın Türkiye’si olabilmesi için yeni anayasayla birlikte, yönetimde birlik anlayışıyla 2015’e girmek istiyoruz. Biliyorsunuz uzun yıllar aslında Türkiye deki vesayetçi anlayışın adete sloganı kuvvetler ayrılığıydı. Aslında buradan elde edilmek istenen şey şuydu; bir biçimde bir statüko oluşacak, yargı ayrı bir güç, yürütme belli oranda kısmi bir güç ve yürütme ayrı bir güç olacak. Ama bunların aslında gerisinde yatan bir üst güç vardı. Bir üst akıl vardı. Zaten vesayet denen şeyde buydu. Şayet yasamayla milletin tercihlerinin önüne geçemiyorsan, bir şekilde kurulacak hükümetin yani yürütmenin o üst akla, o üst arkadaki yönetime uygun hale getirilmesi isteniyordu. Eğer yürütmenin de önünü engelleyemezlerse bu defa yasamanın gücüyle, yargının gücüyle engeller önüne konuluyordu. Bilindiği üzere bir sürü kapatma davaları, kapatılan siyasi partiler, bir sürü siyasi partiler kanunu çerçevesinde ceza ile adete sopa ile ehilleştirilmeye çalışılan siyasi partiler. Yürütmenin Danıştay kararlarıyla, Anayasa Mahkemesi kararlarıyla yürütmenin ya da yasamanın önünde adete üzerinde demokratikleşmenin kılıcı gibi durduğu süreçleri yaşadık. Şimdi işte bu kuvvetler ayrılığı oyunu, Türkiye’deki vesayetçi anlayışın bir kurgusuydu. Bunu biz yine kuvvetler ayrılığı ama, yönetimde birlik temelinde yürümek istiyoruz. Yani bunların tamamını bir başkanlık sistemiyle yönetimin gerçekten milletin doğrudan seçtiği başkanlık sistemi üzerinde bütün gücün oraya özellikle yoğunlaştırılması, ama yine milletin seçtiği meclisle ve parlamentoyla denetlenmesini istiyoruz. Yani milletin seçtiği meclisin üzerinde bir denetim kurumunun, milletin seçtiği başkanın üzerinde de başka bir yürütme gücünün olmaması gerekir.

Şimdi zaman zaman yargının yürütmenin yerine geçtiğini, zaman zaman yargının yasamanın yerine geçtiğini görüyorsunuz. İşte bütün bu sıkıntıların, problemlerin çözümünde 2015’te güçlü bir şekilde AK Partinin yeniden iktidara gelmesi, Türkiye’nin yönetimine gelmesi ve arkasından da yeni anayasa, başkanlık sistemi, güçlü bir yürütme ve güçlü bir parlamentoyla kurgulamak istiyoruz. Yeni dönemde bizim ortaya koyacağımız en önemli ilkelerden biri yönetimde birlik ilkesi olacaktır. Bu çerçevede hazırlıklarımızı yapıyoruz. İnşallah buraya kadar 13 yıl boyunca milletimiz hiçbir zaman bizi mahcup etmedi, yine bizlerde milletimizin sesine kulak vererek, onlardan gelen sese de her zaman ihtiyacımızın olduğunu belirterek bu süreci sağlam bir şekilde götürerek inşallah 2015 Haziran’ında 2015 sonrası 2023’e kadar gidecek sürecin kilidin gücünü açacak bir sonuca kavuşacağımızı düşünüyoruz.”