STK’lardan Çözüm Süreci Açıklaması

Adıyaman’da, faaliyet sürdüren 30 STK başkanları ile üyeleri çözüm sürecinin devam ettirilmesi gerektiğini vurguladılar.
Bir otelin toplantı salonunda STK ve dernek başkanları ile üyeleri bir araya gelerek, önce birlik ve beraberlik mesajları verip daha sonra ise, çözüm süreciyle alakalı olarak basın açıklaması yapıldı.
İlk önce basın açıklamasını okuyan İHD Adıyaman Şube Başkanı Osman Süzen, “Atmosferinde sizleri emperyalizmin işgalci güçlere karşı kardeşçe omuz omuza savaşan ve şahadete erişmiş Çanakkale’de, şehit düşen atalarımızın kardeşlik ruhu ile onların anılarını önünde saygı ile eğilerek selamlamak istiyorum. Onlar yedi düvel emperyalizme karşı kardeşçe savaştılar. Ve bu ülke onların kardeşlik ruhu olmasaydı bugün hepimiz çok farklı bir yerde olurduk. Bu nedenler onlara minnettarız. Maalesef bugün Çanakkale’de şehit düşen atalarımızın bize bıraktığı kardeşlik ruhunun gittikçe bozulmaya başladığı her gün çatışma ve ölüm haberleri ile uyandığımız bu süreçte yaşıyoruz. Biz bu kardeşlik ruhu ile bir araya geldik. Bugün söyleyecek sözleri olanların bugün o sözü söylemeleri gerektiğini düşünüyoruz. Bugün kardeşliğe dair yeni bir sözü olanların tümüne açıktır” diye konuştu.
Daha sonra konuşan Mazlum- Der Adıyaman Şube Görevlilerinden Mehmet Durmaz ise, “Birkaç gün önce Suruç’taki patlamada 32 sivil yurttaş hayatını kaybetti. Hemen akabinde Adıyaman'da PKK militanları ve kolluk kuvvetlerinin karşı karşıya gelmesiyle çıkan çatışmada bir asker de yaşamını yitirdi. Bu olayların acısı henüz tazeyken Ceylanpınar’da 2 polisin evlerinde başlarından vurularak öldürülmesi olayını PKK’nın misilleme olarak üstlendi. Tüm bu yaşanan elim hadiseler bizlere çok açık bir şekil de 90’lı yılları hatırlattı. Ve o günlerinden tekrar geri geleceği endişesi yaşattı.
Bunların yanı sıra Türkiye’nin diğer illerinde de IŞİD üyesi oldukları veya IŞİD’e yakın oldukları iddiasıyla işlenen cinayetlere şahit olduk. Bu cinayetlerin gerekçesi ne olursa olsun kabul edilemez olduğunu ifade ediyoruz. Bu istenmeyen olaylar karşısında basın ve yayın organlarının toplumu ayrıştıran, çatışma ortamını alevlendiren kutuplaştırıcı bir dil kullanmasının meydana gelen yarılmaları ve ayrışmalarını daha da derinleştireceğini görüyoruz ve bunu kabul etmediğimizi belirtmek istiyoruz. Çözüm sürecinin ağır darbe aldığı bugünlerde siyasi partilerin ve siyasal örgütlerin şiddet eylemlerinin ve çatışma ortamını engelleyici yönde tavır almalarının barış umutlarıyla yaşayan Türkiye halkları için hayati bir önem arz ettiği ortadadır. Tarafları bir kez daha barışın şartlarını düşünme, çatışmalardan uzak durma, başlayan operasyonlara ve hava harekatlarına son verme, PKK’yı misilleme olarak gerçekleştirdiği eylemlere de son vermeye, ateşkes sürecini devam ettirmeye, barış sürecinin müzakereyle devam etmesini, nihai bir barış ve kardeşlik ortamına kavuşması çağrısında bulunuyor ve çağrımızı yineliyoruz” şeklinde konuştu.