Aydın Sürdürülebilir Kalkınma Dünya Parlamenterler Forumunu değerlendirdi
Aydın Sürdürülebilir Kalkınma Dünya Parlamenterler Forumunu değerlendirdi
TBMM Başkanvekili ve Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın, Sürdürülebilir Kalkınma Dünya Parlamenterler Forumuyla ilgili değerlendirmede bulundu.
Endonezya'nın başkenti Bali’de gerçekleştirilen 49 ülke ve 11 uluslararası örgütten 300’ün üzerinde katılımcının katıldığı Sürdürülebilir Kalkınma Dünya Parlamenterler Forumuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Ahmet Aydın, “Şiddetin sonlandırılması ve barışın sürdürülebilir olması için tüm dünyayı teröre karşı net ve samimi duruşa davet ettik” dedi.
Ahmet Aydın, Türkiye olarak Endonezya, Fas, Pakistan, Katar, Ürdün, Şili, Meksika, Fiji, Bangladeş, Tayland, Butan, Belçika, Malezya ve İran ile görüşmeler yapıldığını belirterek, kimseyi dışarıda bırakmadan kapsayıcı ve eşitlikçi kalkınmanın teşvik edilmesi konulu oturumda hedef ve beklendileri ifade ettiklerini söyledi.
Aydın, “Sürdürülebilir Kalkınma Dünya Parlamenterler Forumunda ciddi gayretlerimiz neticesinde sonuç bildirgesine Myanmar’da ki zulmü derc ettik. Dünyanın neresinde bir zulüm varsa ve eğer bu zulme sesimizi çıkarmıyorsak, seyirci kalıyorsak, aslında bir nevi zulme ortak oluyoruz demektir. Arakanlı Müslümanlara karşı yapılan zulme karşı sesimizi güçlü bir şekilde çıkarmazsak, bu zulmü net bir şekilde ifade etmeliyiz.Bildirgede, Arakanlı Müslümanlara yapılan zulme dikkat çektik. Burada bize destek olan ülkelere teşekkür ediyorum. Türkiye’nin aşırı ısrarları ve yoğun çabaları olmasaydı, bugün bu forum neticesiz bir şekilde tamamlanacaktı. Buradan bir nebze de olsa Arakanlı Müslüman kardeşlerimize destek olmaya çalıştık" ifadelerini kullandı.
Aydın açıklamasının devamında, “İnsani yardımlar kapsamında Türkiye’nin yaptığı yardımlar 3,2 milyar ABD doları toplamıyla, dünyanın 2. büyük donör ülkesi ve milli gelirine kıyasla ise dünyanın en cömert ülkesidir. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri kapsamında dünyanın neresinde yaşanırsa yaşansın yoksulluğu önleme ve açlığı bitirme hedefiyle uyumludur. Suriye’de 7 senedir yaşanmakta olan insanı kriz sonucu 3 milyonu aşkın Suriyeliye ev sahipliği yapıyoruz. Sorumluluk paylaşılmalı ve sonuçlardan çok sorunun kaynağı bertaraf edilmelidir. Suriye ve Irak bölgedeki mağduriyetten yararlanan yerel ve küresel terör örgütlerinin yuvalandığı merkezler haline gelmiştir. Birbirlerinden beslenerek kendi nüfuz alanlarını yaratmaya çalışan terör yanlısı oluşumları izole etmeli ve terörle mücadele dost ülkeler olarak birbirimize destek vermeliyiz. Şiddet ve terör bulaşıcıdır, bugün göz yumduğumuz bir terör örgütü yarın bize de dokunacaktır. Şiddetin kaynağı ne olursa olsun, nereden gelirse gelsin hepimizin teröre karşı samimi ve ortak bir duruş sergilemesi lazım. Zalimin karşısında durup, mazlumun yanında tavır takınmamız gerekmektedir. Bizler sessiz kaldıkça, sorumluluk alıp harekete geçmedikçe insanlık elimizde can verecek. Sahillere vuran çocuk cesetlerinin hesabını kim verecek? Myanmar’da Rohinga Müslümanlarına karşı yaşanmakta olan, binlerce kişinin ölümü ve yerlerinden edilmesine neden olan orantısız güç kullanımını kınıyoruz. BM ile diğer uluslararası kuruluşlar bir an önce harekete geçmelidir. Uluslararası camia bu trajediye karşı kayıtsız kalmış ve 3 maymunu oynamıştır. Önüne geçilmediği taktirde, tüm dünyanın önünde bir insani kriz yaşanacak ve şiddet önlenemedikçe travmalara yol açarak radikalleşecektir” şeklinde konuştu.